Şebnem İşigüzel, İletişim Yayınları’ndan çıkan yeni romanı ‘İstanbullu Amazonlar 1809’da Osmanlı’da tahta çıkan ilk kadın olan Esma Sultan’ın hikâyesine odaklanıyor.
Yunus Nadi Öykü Ödülü, Notre Dame de Sion Edebiyat Ödülü ve Duygu Asena Roman Ödülü’nün sahibi Şebnem İşigüzel,‘İstanbullu Amazonlar’ 1809 kitabı ile tarihi kadınların penceresinden incelikle işliyor. İstanbullu Amazonlar, erkekler üzerinden anlatılan tarihi ters yüz etmeye yeminli; incelikle kurgulanmış, isyankâr ve oyunbaz bir roman. Tanıtım bültenindeki şu cümleler romanı ustaca özetliyor; “İstanbullu Amazonlar, erkekler üzerinden anlatılan tarihi ters yüz etmeye yeminli; incelikle kurgulanmış, isyankâr ve oyunbaz bir roman. Şebnem İşigüzel, hacimce küçük, fikren büyük bu zarif roman ile edebiyata farklı bir pencere açıyor.”
171 günlük bir hayale ortak olun
‘İstanbullu Amazonlar 1809’. Şebnem İşigüzel, yeniçerinin bir isyan anında Esma Sultan’ı tahta çıkarmayı önerdiği seslenişini ele alıyor. Ve okurunu, kendi icat ettiği kanıtlarla, ‘Osmanlı’da tahta çıkan ilk kadın olan Esma Sultan’ın ve ‘yoldaşları’ Hatice ile Beyhan sultanların peşinde 171 günlük bir hayale ortak ediyor.
Taht bahtına sahip ilk kadın
‘Müneccimbaşı her bebekte haremin kapısında beklerdi. Eğer bebek erkek ise hemen yıldız haritasına bakılır, kehanette bulunulurdu. Bebeğin kız olduğu öğrenildiğinde bunu yapmak gereksiz görülürdü. Zira kızların tahta çıkma olasılığı yoktu. Ancak o gece müneccimbaşı yıldızlarına bakılacak kadar başka bir kadın sultanın dünyaya geldiğini biliyordu.’
‘Osmanlı, bir kadın sultanı tahta çıkardı mı? Taht bahtına erişen ilk ve son kadın sultan tarihten nasıl silindi? İmparatorluğun başında kalmasına müsaade edilseydi kadınlığın bu topraklardaki kaderi değişir miydi’
‘Kendinden efsunlu bir anlatıcı, kafasındaki bu deli soruların peşinden gidiyor, derin bir ispata girişiyor. Gizli kapaklı mektupların, günlüklerin, vakanüvis notlarının satır aralarında gezinirken muhayyilesinin sınırlarını zorluyor. Şebnem İşigüzel, hacimce küçük, fikren büyük bu zarif roman ile edebiyata farklı bir pencere açıyor.”