İngiltere’de ebeveyn izni sistemi, yıllar içinde değişen toplumsal cinsiyet rollerine ayak uydurmakta yetersiz kalıyor. The Independent’ta yayımlanan güncel bir değerlendirmeye göre, kadınları bakıcı, erkekleri geçim sağlayıcı olarak gören eski kalıplar hâlâ politikaların merkezinde yer alıyor. Hem kadınlar hem de erkekler için adil ve işlevsel bir sistem oluşturulmadıkça, bu yapısal eşitsizlikler hem ebeveynlik deneyimini hem de kariyer hayatını olumsuz etkilemeye devam edecek.
Annenin izni paylaşmaya rıza göstermesi gerekiyor
2015’te yürürlüğe giren paylaşımlı ebeveyn izni, kadın ve erkek arasında bakım yükünü dengelemeyi hedefliyordu. Ancak sistem, annelere verilen uzun izin hakkını ‘bölüştürme’ esasına dayandığı için uygulamada birçok zorluk yaratıyor. Annenin izni paylaşmaya rıza göstermesi gerekiyor; bu da babaların izin hakkına bağımsız biçimde erişimini engelliyor. Buna ek olarak, iznin kullanım süreci oldukça karmaşık. Pek çok işveren sistemin işleyişine dair yeterli bilgiye sahip olmadığı için, ebeveynlere gerekli destek sağlanamıyor. Bu nedenlerle, İngiltere’de babaların sadece yüzde 5’i paylaşımlı izni kullanıyor.
Düşük maaşlar caydırıcı bir etken
İngiltere’nin cömert görünen 52 haftalık doğum izni süresi, finansal olarak desteklenmediğinde anlamını yitiriyor. Yasal olarak sadece ilk altı hafta annenin maaşının yüzde 90’ı oranında ödeniyor; geri kalan 33 hafta boyunca ise yalnızca haftalık 187.18 sterlin gibi düşük bir ücret veriliyor. Son 13 hafta ise tamamen ücretsiz. Babalara tanınan iki haftalık babalık izni de benzer şekilde düşük maaşla destekleniyor. Bu durum, ailelerin izni tam olarak kullanmak yerine yıllık izinlerine yönelmesine neden oluyor. Özellikle hayat pahalılığının arttığı günümüzde, birçok ebeveyn ekonomik nedenlerle izni erken bırakmak zorunda kalıyor.
Kariyer kaygısı anneyi de babayı da etkiliyor
Araştırmalar hem annelerin hem de babaların kariyer kaygılarının ebeveyn izni kullanımını etkilediğini gösteriyor. Anneler, iş yerinde ayrımcılığa maruz kalabiliyor; babalar ise izne çıkmanın kariyerlerine zarar vereceği korkusunu yaşıyor. Tüm bunlar, iznin sadece yasal bir hak değil aynı zamanda kültürel ve ekonomik olarak da desteklenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Haberde yer alan değerlendirmelere göre; eşitlikçi ve etkili bir ebeveyn izni sistemi ancak politikaların yeniden tasarlanmasıyla mümkün olabilir. İngiliz hükümetinin başlattığı inceleme sürecinin bu sorunlara kalıcı çözümler getirmesi bekleniyor.
Kaynak: The Independent







