Araştırmalar, iklim değişikliğinin mevcut ve gelecekteki zararlarını önlemede cinsiyet dahil birçok eşitsizliğin ortadan kaldırılması gerektiğini gösteriyor.
Uluslararası Uygulamalı Sistem Analizi Enstitüsü (IIASA), Humboldt Üniversitesi, Viyana Ekonomi ve İşletme Üniversitesi ve İklim Analitiği'nden disiplinler arası bir araştırmacı grubun ortak çalışmasında, cinsiyet eşitsizliği ve iklim değişikliğine uyum kapasitesi arasındaki bağlantı analiz edildi. Sonuç, iklim değişikliğinin mevcut ve gelecekteki zararlarının, büyük ölçüde etkilenen nüfusların değişen koşullara uyum sağlama becerisine bağlı olduğunu gösteriyor.
Eşitsizlikler kırılganlığı artırıyor
Araştırmaya göre; iklim kriziyle gelen değişikliklere uyum sağlama, kapasite oluşturma, cinsiyet dahil pek çok türden eşitsizliğin ortadan kaldırılmasını gerektiriyor. Kırılganlık ve iklim değişikliğinin etkilerine maruz kalma, sosyal gruplar arasında önemli ölçüde farklılık gösteriyor ve yalnızca gelir seviyelerine göre değil, aynı zamanda cinsiyet, eğitim ile ırksal ve etnik profillere göre de tanımlanıyor. Bu eşitsizliklerin gelecekte nasıl gelişeceğini anlamak, küresel olarak iklim değişikliğinin etkisini azaltmayı amaçlayan politikaların tasarımı için özellikle önemli görünüyor.
Kadınların kapasitesi önemli
Cinsiyet eşitsizliği ve iklim değişikliğine uyum kapasitesi arasındaki bağlantılar, ülkeler arasında ve zaman içinde farklılık gösteren ve ayrıca kaynaklara eşit olmayan erişimden kültürel normlara kadar değişen çok sayıda faktörle ilgili. Ek olarak, kadınların siyasette temsil edilmesinin daha katı iklim eylemlerine yol açtığı ve dolayısıyla azaltma politikalarını da etkilediği görülüyor. İklim değişikliğine uyum sağlamak için kapasite geliştirmek, cinsiyet açısından olanlar da dahil olmak üzere birçok türden eşitsizliğin ortadan kaldırılması gerekiyor.
Orijinal makale için tıklayın.